Namazdan
Sonraki Tesbih ve Dualar
Allahümme
entesselamü ve minkes-selamü tebarekte ya
zel-celali vel-ikram
Ala
rasulina muhammedin salavat.
Sübhanellahi
ve'lhamdü lillahi ve lâ ilâhe
illallahu vellahu ekber ve lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil
aliyyi'l-azim
Âyet-el-Kürsi
Allahü
lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm. Lâ te’huzühû
sinetün ve lâ nevm. Lehû mâ fis-semâvâti vemâ fil erd. Menzellezî
yeşfeu indehû
illâ biiznihi. ya’lemü mâ beyne eydîhim vemâ halfehüm velâ yühîtûne
bişey’in
min ilmihî illâ bimâ şâe vesia kürsiyyühüssemâvâti vel erd. Velâ
yeûdühü
hıfzuhumâ ve hüvel aliyyül azîm.
33 kere (Sübhanallah),
33 kere (Elhamdülillah) ve 33 kere (Allahü ekber)
Lâ
ilahe illallahu vahdehu lâ şerike leh lehül-mülkü ve
lehü'l hamdü ve hüve alâ külli şeyin kadîr
Sübhane
rabbiyel aliyyil
alel vehhab
|
Namazın
Rekâtları
-
Sabah
namazının iki rek'at sünneti, iki rek'at da farzı vardır.
-
Öğle
namazının dört rek'at ilk sünneti, dört rek'at farzı, iki rek'at da son
sünneti
vardır.
-
İkindi
namazının dört rek'at sünneti, dört rek'at da farz vardır.
-
Akşam
namazının üç rek'at farzı, iki rek'at da sünneti vardır.
-
Yatsı
namazının dört rekat ilk sünneti, dört rekat farzı, iki rekat da son
sünneti.
-
Vitir
namazı üç rekattır.
-
Bayram
namazları ise ikişer rekattan ibarettir.
-
Teravih
namazı yirmi rekattır.
-
Diğer
nafile namazlar da en az ikişer rekat olur
|
Namazın
Farzları
Namazın
farzları onkidir. Bunların altısı içinde, altısı
dışındadır. Dışındaki farzlara şart denir. Namazın içindeki
farzlara
rükün denir.
Namazın
dışındaki farzlar
1-
Hadesten taharet: Abdestsiz olanın abdest alması, cünüp veya
hayızlı ve nifaslı olanın
gusletmesidir.
2-
Necasetten taharet: Namaz kılanın, vücudunu, elbisesini ve namaz
kılacağı
yeri, necasetten yani
dinimizde pis sayılan şeylerden temizlemesidir. Necaset iki kısımdır
3-
Setr-i avret: Avret yerini örtmek demektir. Namaz kılarken açması
veya her zaman
başkasına
göstermesi ve başkasının da bakması haram olan yerlerine (Avret
mahalli) denir.
Erkeğin avret yeri, göbeğinden dizi altına kadardır. Kadınların ise,
yüz ve
ellerinden başka her yeri avrettir.
4- İstikbal-i kıble: Namaz kılarken kıbleye dönmektir.
5- Vakit: Namazı, vaktinde kılmaktır.
6-
Niyet: Namaza dururken
kalb ile niyet etmektir. Yalnız ağız ile söylemeye
niyet
denmez. Namaza niyet etmek demek, ismini, vaktini, kıbleyi, cemaatle
kılınıyorsa imama uymayı, kalbden geçirmek demektir. Niyet, başlama
tekbiri
söylenirken yapılır.
Namazın
içindeki farzlar
1-
İftitah tekbiri: Namaza başlarken “Allahü ekber” demektir.
Başka kelime söylemekle,
tekbir
alınmış olmaz.
2-
Kıyam: Namazda ayakta durmaktır. Ayakta
duramayan hasta,
oturur. Oturarak
kılamayan yatarak ima ile kılar.
3-
Kıraat: Namazda, Kur'an-ı kerimden sure veya âyet
okumaktır.
4- Rüku:
Ayakta okuma bittikten sonra, eğilip elleri
dize
koymaktır.
5-
Secde: Rükudan sonra yere kapanmaktır.
6-
Kâde-i âhıre (son oturuş): Son rekatta
Ettehıyyatüyü
okuyacak kadar oturmaktır
|
Namazın Vacibleri
-
Namaza
"Allahu Ekber" diyerek başlamak,
-
Her rekatta Fatiha
süresini okumak,
-
Fatihayı
süreden önce okumak,
-
İki
secdeyi birbiri ardınca yapmak.
-
Secdede
alın ile beraber burunu da yere
koymak,
- Farz namazların ilk iki
rekatında, vitir ve nafile
namazların her rek'atında Fatiha
süresinden sonra, Kur'an'dan kısa bir sure veya buna denk düşecek bir
veya bir kaç ayet okumak (zamm-ı süre)
-
Üç ve
dört rekat namazların ikinci rekatında ettehiyyatü okuyacak kadar
oturmak.
-
Birinci
ve son oturuşlarda "ettehiyyatü" okumak.
- Birinci
oturuşta Ettehiyyatü’yü okuduktan sonra gecikmeden üçüncü
rekata kalkmak.
-
Vitir
namazında kunut duasını okumak.
-
Bayram
namazlarına mahsus olan fazla tekbirleri almak.
- Cemaatle
kalındığı zaman, sabah, akşam, yatsı, cuma ve bayram namazlarının
birinci ve
ikinci rekatlarında, teravih namazı ile Ramazanda teravihten sonra
kılınan
vitir namazının her rekatında imamın fatiha ve sureyi açıktan okuması.
Öğle ve
ikindi namazlarında bunları içinden okumak
- İmama
uyan
kişinin bu namazlarda fatiha ve sure okumayarak susması.
-
Ta'dili Erkan: Yani ayakta iken dosdoğru, rükûda
dümdüz olmak, (kadınlar biraz
meyilli
dururlar) rükûdan kalkınca iyice doğrulmak ve iki secde arasında tam
oturmak.
-
Namazın
sonunda selam vermek.
-
Namazda
yanılırsa sehiv secdesi yapmak.
-
Namazda
secde ayeti okursa secde etmek.
- Farz olan fiiilerin sırasına riayet etmek (kıyamdan
sonra rükua gitmek, iki secdeyi peşpeşe yapmak.
-
Farz olan fiili geciktirmemek. Mesela, birinci
oturuşta Tahiyyatıtı okuduktan sonra, "Allahumme Salli Ala Muhammed"
diyecek kadar bir süre bekledikten sonra üçüncürekata kalkılacak olursa
farz geciktirilmiş sayılır ve sehiv secdesi gerekir.
- Ramazan ve kurban bayramı namazlarının her iki
rekatında ilave üçer tekbir almak.
|
Namazın
Müstehabları
-
Müezzin
kaamet getirirken: "Hayye-ale'l-felâh" dediğinde beklemeden ayağa
kalkmak.
-
İftitah
tekbirinde baş parmaklarını kulak yumuşağına temas ettirmek,
(Erkekler için)
-
Kıyâmda
secde yerine bakmak,
- Kıyamda,
ellerini bağlayınca, bileğini sıkıca tutmak.
-
Rükû'da
ayağının uçlarına bakmak,
-
Rükû ve
secde tesbihlerini beş veya yedi defa okumak,
-
Rükuda
parmakları açıp, diz üzerine koymak.
-
Başını,
boyun ile birlikte rükuda düz tutmak.
-
Rüku
ve secdede, tesbihleri 5-11 kere söylemek.
- Secdeye
varırken önce sağ, sonra sol dizlerini yere koymak.
-
Secdede
alnından evvel burnunu yere koymak,
- Secdeyi,
iki eli arasında yapmak.
-
Secdede
burnunun iki tarafına bakmak,
-
Secdede
dirseklerini kaldırıp yüksek tutmak. Bu erkek içindir. Kadın
kollarını yere serer.
-
Secdede
kolları ve ayakları karnından ayrı tutmak. (Erkekler için)
-
Secdeden
başını kaldırdıktan sonra, ellerini yerden kaldırmak
-
Ellerini
kaldırdıktan sonra, dizlerini kaldırmak.
-
Tehıyyatta
dizlerinin üzerine bakmak. Ellerini dizleri üzerine koyup,
parmaklarını kıbleye karşı düz tutmak
-
Selâmda
omuzlarına bakmak,
-
Esneme
geldiği zaman ağzını tutamazsa, sağ elin dışı ile kapamak,
-
İmkân
nisbetinde iyi ve temiz elbise ile namaz kılmak,
-
Sağına
selâm verirken, sağındaki cemaat ve melâikeye selâm vermeye niyet etmek,
-
Soluna
selâm verirken solundaki cemâat ve melâikeye selâm vermeye niyet etmek,
-
Yalnız
ise selâmda kirâmen kâtibîn ve hafaza meleklerine selâm vermeye niyet
etmek,
-
Sağına,
soluna selam verirken başını çevirmek ve omuz başlarına bakmak.
-
Mümkün
olduğu kadar öksürmeyi defetmek.
-
Namazda
esnerken elin arkası ile ağzını kapamak.
-
Öksürüğü
ve esnemeyi terk etmek.
-
Namaz
içinde terini silmemek.
|
Namazın Sünnetleri
-
Beş
vakit namaz ile cuma namazı için ezan ve kamet
erkekler için sünnettir. (Kadınlara mekruhtur.)
-
Namazın
iftitah tekbirinde, vitir namazının kunut
tekbirinde ve bayram namazlarının zevaid tekbirlerinde elleri
kulakların
hizasına kaldırmak. (Kadınlar, parmak uçları omuz hizasına gelecek
şekilde
ellerini kaldırırlar.)
-
Eller
kaldırıldığı sırada parmakları ne bitişik ne de
fazla açık tutmak, yani kendi halinde normal açıklıkta bulundurmak,
ellerin ve
parmakların içi kıbleye karşı gelmek,
-
İmama
uyan kimsenin iftitah tekbiri, imamı geçmemek
üzere- imamın iftitah tekbirine yakın olmak,
-
Kıyamda
elleri bağlamak. (Erkekler; sağ elin avucu sol
elin üzerinde ve sağ elin baş ve küçük parmakları sol elin bileğin;
kavramış
olarak ellerini göbek altında bağlarlar.)
-
Kadınlar:
Sağ el, sol elin üzerinde olacak şekilde ellerini göğüs üstüne
koyarlar.
Erkekler gibi sağ elin parmakları ile sol elin bileğin!
kavramazlar)
-
Kıyamda
iki ayağın arasını dört parmak kadar açık
bulundurmak,
-
Sübhaneke
okumak.
-
"Euzubillahi
mineşşeytanirracîm"demek.
-
Her
rekatta Fatihadan önce
"Bismillahirrahmanirahim" demek.
-
Fatihanın
sonunda imamın ve ona uyanların
"Amin" demesi.
-
"Sübhaneke,
Eüzü-Besmele ve Amin"i içinden
okumak,
- Sabah ve
öğle namazlarında fatihadan sonra uzunca,
ikindi ve yatsı namazlarında kısa, akşam namazında daha kısa süre
okumak. Bu,
misafir olmayanlar içindir. Yolcu olan veya vakti dar olan kimse
dilediği ayet
ve süreyi okur.
-
Rükûa
varırken "Allahü Ekber" demek.
-
Rükûda
dizlerim ellerin parmakları açık olarak tutmak.
(Kadınlar parmaklarını açmaz ve dizlerim tutmazlar, sadece ellerini
dizleri
üzerine koyarlar.)
-
Rükûda
dizlerim ve dirseklerim dik tutup bükmemek.
(Kadınlar rükûda dizlerim bükük bulundururlar.)
-
Rükûda
arkasını dümdüz yapmak. (Kadınlar arkalarım
biraz meyilli bulundururlar.)
-
Başını,
sırtı ile bir seviyede bulundurup yukarıya
kaldırmamak ve aşağıya eğmemek.
-
Rükûda
üç kere
"Sübhane Rabbiye'l-azîm" demek.
-
Rükûdan
kalkarken
"Semi Allahu ilmen hamideh' demek.
-
Rükûdan
doğrulunca
"Rabbena leke'l-hamd" demek.
-
Secdeye
varırken
yere; önce dizlerini, sonra ellerini, daha sonra alın ve burnunu
koymak
-
Secdeden
kalkarken
önce başını sonra ellerini daha sonra dizleri üzerine ellerini koyarak
dizlerini yerden kaldırmak.
-
Secdelere
varırken
"Allahü Ekber" demek,
-
Secdelerden
kalkarken "Allahü Ekber" demek.
-
Secdelerde
yüzünü
iki elleri arasına almak, eller yüzden geri ve uzakta olmayıp yüze
yakın ve
yüzün hizasında bulunmak, ellerin parmakları birbirine bitişik olduğu
halde
kıbleye karşı el ayası ile yere yapışık olmak,
-
Secdelerde
üçer
kere "Sübhane Rabbiyel-ala " demek-
-
Erkeklerin,
secdede karnını uyluklarından, dirseklerini yanlarından ve kollarını
yerden
uzak tutması- (Kadınlar, secdede kollarını yanlarına, karnını
uyluklarına
yapıştırıp yere doğru alçalırlar.)
- İki
secde arasında
oturmak.
-
İki
secde arasında,
birinci oturuşta ve son oturuşta elleri
uylukları
üzerine koymak.
-
Otururken
sol
ayağını yere yayıp üstüne oturmak ve sağ ayağını dikerek parmaklarım
kıbleye
karşı getirmek- (Kadınlar, ayaklarını sağ tarafa yatık olarak çıkarıp
sol
kalçaları üzerine otururlar.)
-
Ettehiyyatü'nün
kelime-i şehadetinde sağ elinin şehadet parmağı ile işaret etmek.
-
İşaret;
Kelime-i şehadette "La ilahe" derken sağ elin şehadet parmağını
kaldırmak, "illellah" derken de indirmek suretiyle olur
-
Ettehiyyatü'yü
içinden okumak.
- Üç ve
dört rekatlı
farzların üçüncü ve dördüncü rekatlarında fatiha okumak. (ilk iki
rekatlarda
fatiha okumak ise vaciptir.)
- Son
oturuşta
"Ettehiyyatü"den sonra "Allahümme sallı, Allahümme barik"
ve bunlardan sonra da dua okumak.
-
Selam
verirken
başını evvela sağa. sonra sola çevirmek.
-
Selamda
"Esselamu aleyküm ve Rahmetullah" demek.
-
İmam
her iki tarata selam verirken kendisine uyan
cemaatı ve hafeze meleklerini selamlamayı niyet etmek.
-
İmama
uyan, selamında cemaati ve imamı niyet
etmek.
-
Tek
başına kılan; selamında melekleri niyet
etmek.
-
İmam
sol tarafa selam verirken sesini biraz
alçaltmak.
-
İmama
uyan kişinin selamı, imamın selamına yakın
olmak.
-
İmama
sonra dan uyan kimse, yetişemediklerim kılmak
için imamın ikinci selamını beklemek.
|
Namazın Mekruhları
-
Ağzını ve burnunu örterek namaz kılmak
-
Başa mendil ve benzeri bir şeyi sarıp tepesini açık
bırakmak
-
Başı açık kılmak. (Alçak gönüllülük maksadıyla
olursa
mekruh olmaz.)
-
Besmele ve "âmin"i açıktan okumak
-
Bir kimsenin önünde, başı üzerinde, sağında, solunda
arkasında veya elbisesinde bakan kimsenin kolayca görebileceği kadar
belirgin resim varken namaz kılmak
-
Bir rekatte okuduğu zammı sure ile, bunu takip eden
rekatte okuduğu zammı süre arasında sadece bir sure atlamak
-
Bir sonraki rekatta, bir önceki rekatta okuduğu
zammı
surenin evvelinden sure veya ayet okumak
-
Bir şeyi koklamak
-
Bir yerini bir veya iki kere kaşımak. (Namazda burun
akıntısını silmek yere akıtmaktan evlâdır.)
-
Cemaatle namaz kılınırken yalnız namaz kılmak
-
Cemaatle namaza duracağında önünde yer varken safa
girmeyip, arkada durmak
-
Elbise veya vücut ile oynamak. (Vücuda yapışan
elbiseyi
küçük bir hareketle silkelemekte bir beis yoktur)
-
Elini böğrüne koymak
-
Farz namazlarda bir sureyi bir rekatta iki defa
okumak,
veya bir sureyi her iki rekatte okumak
-
Farzın ikinci rekatinde, birinci rekatte okuduğundan
üç
ayet fazla okumak
-
Gerinmek, esnemek
-
İkinci defa toplanan cemaate imam olacak şahsın
mihraba
durması.
-
İmama uyanın imamla birlikte Kur'an okuması
-
İmamdan evvel rüku'a gitmek
-
İmamdan evvel secdeden kalkmak
-
İmamdan evvel secdeye gitmek
-
İmamın bir zirâ (50cm) alçak yerde durup, cemaatin
imamdan
yüksekte durması
-
İmamın bir zirâ (50cm) yüksek yerde durması; (Eğer
imamın
yanında bir kişi bulunursa mekruh olmaz.)
-
İmamın mihraptan başka yere durması
-
İnsan yüzüne karşı kılmak
-
İşitilmeyecek derecede üflemek (işitilecek dercede
üflenirse namaz bozulur)
-
Kabre karşı namaz kılmak
-
Kadınla, perdesiz bir hizada durup ayrı ayrı namaz
kılmak
-
Kaynaklarını (kalçalarını) yere koyup dizlerini
göğse
çekerek veya elleri yere koyarak oturmak
-
Kırâatı rükua inerken tamamlamak
-
Kıyamda iken özürsüz olarak duvara dayanmak
-
Kıyamda sağa veya sola eğik vaziyette durmak
-
Kor halindeki ateşe karşı namaza durmak
-
Namaz içinde ayet ve tesbihleri parmakla saymak
-
Namazda alnından toprak silkmek
-
Namazın içinde sağa sola bakmak
-
Necasete karşı perdesiz namaz kılmak
-
Omuzu açık ve kolları sıvalı olarak namaz kılmak
-
Önünde bir canlının geçmesi ihtimali olan yerde
önüne
sütre (herhangi bir cisim) dikmeyi terk etmek
-
Özürsüz bağdaş koymak
-
Özürsüz, alnındaki sarığın üzerine secde etmek
-
Özürsüz, parmağını çıtlatmak
-
Özürsüz, tek ayak üstünde durmak
-
Özürsüz, yere veya duvara dayanarak kalkmak
-
Rüku ve secde tesbihlerini başını kaldırdıktan sonra
söylemek
-
Secde yerindeki taşları temizlemek
-
Secdede bir ayağını kaldırmak
-
Secdede veya secde dışında elinin veya ayağının
parmaklarını kıbleden çevirmek
-
Secdeden kalkarken dizlerini ellerinden evvel
kaldırmak
-
Secdeye giderken özürsüz olarak ellerini dizlerinden
evvel
yere koymak
-
Tehiyatta ayak parmaklarını dikip, ökçelerin
üzerinde
durmak
-
Tekbirleri yerlerinde almamak, her zikir ve kırâati
(okumayı) yerinde yapmamak
-
Tuvalete gitme ihtiyacı varken sıkışık olarak namz
kılmak
-
Yenisi ve güzeli varken eski ve kötü elbise ile
kılmak.
(müstehap olan her zaman adet olanı giymektir. Gecelikler, giyilmesi
adet olan elbiselerden olduğu için onunla namaz kılmakta kerahet
yoktur.)
|
Namaz Çeşitleri
Namaz dört kısma ayrılır.
1. Farz-ı ayn olan
namazlar. Beş
vakit namaz ve cuma namazı gibi. Bunların her yükümlü için bizzat
yerine getirilmesi gerekir.
2. Farz-ı kifâye olan
namaz.
Cenâze namazı gibi. Bu, topluluk tarafından yapılması istenilen bir
emirdir. Topluluktan bir kısmı bunu yerine getirince, diğerlerinden
sorumluluk kalkar. Eğer bunu hiç kimse yerine getirmezse hepsi günahkâr
olur.
3. Vacib olan namazlar.
Vitir
namazı, bayram namazları gibi. Sübut yönünden kesin, fakat delâlet
bakımından zannî olan delile dayalı emirler vâcib hükmündedir. Bu,
Hanefilerin benimsediği bir prensiptir.
4. Nâfile namazlar. Farz ve
vacipten fazla olarak kılınan namazlara nâfile denir. Sünnetler de
nâfile içine girer. Her sünnet nâfiledir, fakat her nafile sünnet
değildir. Peygamberimizin kıldığı nâfile namazlar sünnettir.
|
Namaz
Kılmanın Mekruh Olduğu Vakitler
Bazı
vakitler vardır ki, o vakitlerde
farz, vacip ve nafile hiçnbir namaz kılınmaz. Bazı vakitler vardır ki,
onlarda yalnız nafile kılınmaz.
Hiçbir
namaz
caiz olmayan vakitler üçtür:
-
Güneş doğarken (Ortalama 45
dakika geçinceye
kadar.)
-
Güneş ortada (zeval) iken
Herşeyin gölgesi
titreşip, yeinde kaldığı zaman.
-
Güneş batarken. Akşama doğru
güneşin
sararıp, gözlerin ferini almayacak uruma geldiğinde. Ancak o günün
kılınmayan
ikindi namazı bu vakitte kerahetle kılınır.
Nafile
ve benzeri
namazların mekruh olduğu vakitler:
-
Sabah namazının vakti
girdikten sonra,
sabah namazının sünnetinden başka nafile namaz kılınmaz
-
Sabah namazını kıldıktan
sonra güneş
doğuncaya kadar
-
İkindi namazını kıldıktan
sonra
-
Akşam namazının farzından önce
-
Evinde de olsa bayram
namazından önce
-
Bayram namazından sonra
mescitte nafile
namaz kılmak mekruhtur, evde kılınabilinir.
-
Hac zamanı Arafat ve
Müzdelife'de birlikte
kılınan namazların arasında, öğle ve akşamın sünnetleri dahil
hiçbir
nafile namaz kılınmaz.
-
Farz için vakit pek dar
kaldığı zaman
-
Cuma günü hatip hutbeye
çıktığı zaman
-
Abdesti sıkışmış
durumda iken
-
Sevdiği bir yemek ortada
kalbini meşgul
edecek bir durum mevcut iken
-
Cuma günü namaz için kamet
getirilirken,
güneş tutulması ve yağmur isteme hutbesi okunurken.
Kaynak: Büyük Kadın
İlmihali, Rauf PEHLİVAN
|
Namaz
Vakitleri
|
Namaz
vakitleri, güneşin
durumuna göre değişir. Eğer gün uzun olur ve güneş geç batarsa, namaz
vakti güneşin durumuna bağlı olduğundan geç okunur. Başka bir değişle,
yılın her zamanı aynı vakitte namaz vakti olmaz. Örneğin yazın ikindi
namazı vakti ile kışın ikindi namazı vakti "aynı saat biriminde" olmaz.
Her bölgede, her ülkede namaz vakti değişik olduğundan hepsini
söyleyebilmemiz mümkün değil. Birde hergün namaz vakitleri güneşe göre
değişmektedir. Bu yüzden, evinizdeki takvimlerden kendi yaşadığınız
ülke/il'e göre namaz vaktinizi bilmelisiniz. Elinizin altında takvim
bulunmasız çok faydalıdır.
Sabah
namazı vakti
İmsak vaktinden
(30dk
gibi) bir
süre sonra, fecrin doğuşuyla (beyazlığın ortaya çıkmasıyla) başlayıp
güneşin doğuşuna kadar olan vakittir.
BİLGİLENDİRME
:
Güneş doğarken namaz kılınmaz. Sabahın kerahat vakti çıktıntan sonra
(güneş doğup 45dk geçtikten sonra) öğlen vaktinin kerahatine kadar
(öğle namazı vaktinden 30dk (veya yaklaşık 45dk) öncesine kadar, yani
kuşluk vaktinde) sabah namazı (sünnetiyle beraber) kaza olarak
kılınır.
Öğle
namazı
vakti
Güneş tam
tepe
noktasını
az miktar batıya doğru yönelmesi sırasında öğle namazı vakti başlayıp
İkindi vaktine kadar süren zamandır.
İkindi
namazı vakti
Dik bir cismin
gölgesi,
kendi boyunun iki katına ulaşınca ikindi vakti başlar ve akşam namazı
vaktine 45dk. kalana dek sürer. Güneş batarken namaz kılınmaz. Eğer o
günün ikindi namazını kaçırdıysanız ve güneş batmak üzere ise, sadece o
günün ikindi namazının farzını kılabilirsiniz.
Akşam
namazı vakti
Güneş battıktan
hemen
sonra
başlar ve yatsı namazı vaktine kadar devam eder.
Yatsı
namazı vakti
Güneş battıktan
sonra
hava
hafif beyazlık içinde olur. Bu beyazlık tamamen kaybolunca yatsı namazı
vakti başlar ve sabah namazı vaktine kadar devam eder.
Vitir namazı vakti
Vitir namazı
vakti
yatsı
namazı vaktidir. Ancak vitir namazı, yatsı namazından sonra kılınır.
Cuma
namazı vakti
Öğle namazı
vaktidir.
Her Cuma günü, müslümanların bayramıdır. Bu yüzden müslümanlar bugünde
toplanarak cemaat ile birlikte namaz kılar.
Kuşluk vakti
Güneş doğup
sabah
kerâheti
çıktıktan (güneş doğduktan yaklaşık iki saat) sonra başlar, öğle
kerâheti ile sona erer. Yani sabah ile öğle kerâhetinin arasındaki
vakittir. Bu vakitte Duha
(Kuşluk) Namazı kılmak menduptur.
Bayram namazı vakti
Kuşluk namazı
vaktidir.
Seher vakti
Gecenin son
altıda
bir
vaktidir. Bu vakit şöyle hesaplanır. Akşam namazı vakti (güneş
battıktan sonra) ile imsak vakti arasındaki saat farkı 6 ya bölünür. Bu
sonuç imsak vaktinden çıkarıldığında seher vakti başlamış olur. imsak
vakti girince seher vakti çıkmış olur.
Örnek : akşam
17:30 -
imsak
05:30 akşam vakti ile imsak
vakti arası (örneğe göre) 12 saat olduğuna göre 12/6=2 (geceyi 6 ya
böldük 2 saat belirdi). Bu 2 saati imsak vaktinden çıkaralım 05:30 -
02:00 = 03:30 (yani saat 03:30 seher vakti başladı) bitişi ise (05:30
imsak vakti).
Sonuç olarak : 03:30 -
05:30
arası
(örneğe göre) seher vaktidir.
Terâvih
namazı vakti
Yatsı namazı
vaktidir.
Yatsı namazından sonra "Terâvih" namazı, sonrasında da "Vitri Vacib"
namazı kılınır.
Kerâhet Vakitleri
1. Sabah
Kerâheti
:
Güneş doğarken başlar, 45 dak. sonra sona erer.
2. Öğle Kerâheti :
Güneş
tepedeyken: Öğle namazı vaktinden 30 dak. (veya yaklaşık 45 dak.) önce
başlar, öğle ezanı okununca sona erer.
3. Akşam Kerâheti :
Güneş
batarken,
yani akşam namazından 45 dak. önce başlar, akşam ezanı okununca sona
erer.
Kısaca güneş
doğarken,tepedeyken ve
batarken namaz kılınmaz. Kılınması tahrîmen (harama yakın) mekruhtur.
Kerâhet
vaktinde
kılınan farz
namaz
sahih değildir. Nâfileler sahih olsa da, usûlen mekruh olur.
Bu üç vakitte
başlanan
nâfileleri
bozmalı, ancak başka bir zamanda kazâ etmelidir.
(Akşam kerâhat
vaktinde
ikindi
namazının farzı hariç) bir farz namaz kılınsa dahi sahih (doğru) olmaz.
Bu yüzden kerâhat vaktinde kılınan farz namazın, kerâhat vakti
çıktıktan sonra o namazın tekrar kılınması daha doğru olur.
Tilavet
secdesi
vaciptir ve
kerahat
vakti kılınmaz. Kılınsa dahi sahih değildir. Kısacası kerâhat vakti
hiçbir şekilde namaz ve secde yapılmaz. Yalnızca (o günün ikindi
namazının farzına) izin vardır.
Namaz
Beş Vakittir
Kur'an-ı
Kerim' de beş vakit namazın bulunup bulunmadığı belirli
şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap,
sünnet
ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği
vakitlere ve ne
şekilde eda edileceğine Kur'an-ı Kerim'in bir kısım ayetlerinde mücmel
olarak
işaret olunmuş, bu işaretlerde Peygamber Efendimiz'in (s.a.v)
kavli ve
fiili sünnetiyle açıklık kazanmıştır. (1)
Bilindiği
üzere Kur'an-ı Kerim ' deki mücmel emir ve hükümleri açıklama yetkisi,
Onu
insanlara tebliğle görevli olan Peygamber (s.a.) Efendimize aittir. O
namazı
bizzat kılarak ve Müslümanlara imam olup kıldırarak nasıl kılınacağını
öğrettiği gibi bunların vakitlerini de göstermiştir. Gerek kılınış
şekli, gerek
vakitleri ile ilgili bu uygulama ameli tevatür olarak, günümüze kadar
devam
etmiştir.(1)
Beş
vakit namaz; sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazları Kur'an-ı
Kerim
içinde değişik yerlere serpiştirilerek zikredilmektedir. Bazan ikisi,
bazan
üçü, bazan dördü değişik bir ifade üslupla anlatılmaktadırlar.
Cenab-ı
Peygamberimiz, Kur'an-ı Kerim'i hem sözü ve hem de işi ile tefsir
etme
hakkına sahip olduğu için bu hak kendisine Allah tarafından
verilmiştir
sözü ve işi namazın beş olduğunu açıklamıştır. (2)
Resulullah
(s.a.v) buyuruyor:
"Cenab-ı
Hak günde beş vakit namazı farz kılmıştır. Kim güzelce abdest
alır,
namazlarını vakti vaktinde şartlarına ve adabına dikkat ederek kılarsa,
Allah'ın o kimsyi affedeceğine dair vaadi vardır. Bunları yapmayan
kişiye
Allah'ın bir vaadi yoktur. Dilerse affeder, dilerse de cezalndırır." (3)
Cenab-ı
Hak buyuruyor:
"...Güneşin
doğmasından önce de, batmasın dan önce de Rabbını övgü ile tesbih et.
Gecenin
bazı saatlerinde ve gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki,
rızaya
ulaşasın."
(Taha
suresi, 130)
Güneşin doğmasından
ve batmasından önce, gece
saatlerinde ve gündüzün iki ucunda olmak üzere beş ayrı
vakitte
Cenab-ı hakk' ı
tesbih yani namaz kılmak emredilmiştir. (1)
Güneşin
doğmasından önce sabah namazı,
batmasından önce ikindi namazı, geceleyin yatsı namazı,
gündüzün yanlarında akşam ve öğle namazı
kılınacak. Bu
ayetle beş vakit namaz sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazları
sabit
oluyor. (2)
"Gündüzün
iki ucunda ve gecenin bir kısmında namaz kıl. Doğrusu iyilikler
kötülükleri
giderir."
(Hud suresi : 114)
Gündüzün
iki ucu akşam ve sabah namazı, bir kısmında da yatsı namazı
vardır. Üç vakit bu ayette. (2)
"Gündüzün
iki ucunda ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namaz kıl..."
buyurulmaktadır. . Ayet-i celilede ''gündüze yakın saatler" anlamındaki
"zülef" kelimesi, "zülfe" nin çoğuludur. Yukarıda
belirtildiği üzere en az üç adedi ifade eder. Demek oluyor ki, bu ayete
göre
gecenin gündüze yakın saatlerinde, (akşam, yatsı ve sabah namazı olmak
üzere)
en az üç namaz var. Ayrıca gündüzün iki ucunda da iki vakit var.
Böylece bu
ayet-i kerimeden de namazın beş vakit olduğu anlaşılmaktadır. (1)
"Güneşin
batıya yönelmesinden gece karanlığına kadar namazı kıl. Tanyeri
ağarırken de
sabah namazını kıl. Zira bu namaz görülmeye değerdir."
(İsra
Suresi :78)
Güneşin
batıya yönelmesinden gece olana kadar kılınan namaz ikindi
namazıdır.
Sabah namazı tekrar edilmiştir. (2)
"Namazları
ve orta namazını (üstlerine düşerek, titizlik göstererek) koruyun ve
Allah'a
gönülden boyun eğiciler olarak (namaza) durun."
(Bakara
Suresi, 238
Ayet-i
kerimede "namazlar"
anlamındaki "salâvat" kelimesi çoğuldur. Arapça da çoğul üçten
başlar. "İki'' ye tesniye denir ve ''iki namaz'' sözü "salateyn''
şeklinde söylenir. Demek oluyor ki, ayetteki ''salavat'' sözünden en az
üç
namaz anlaşılır. (1)
Ayrıca bir de "orta namaz" var. Çünkü matuf, üzerine atıf
yapılandanayrıdır.
Bu sebeple "orta namaz", "namazlar'' ifadesine dahil olmadığı
gibi, her iki yanında eşit sayı bulunmadığı için, üç namazın arasında
yer
alacak bir namaza ''orta namaz'' denilmesi de mümkün değildir. O halde,
ayetteki "salavat" kelimesi, en az dört namazı ifade eder. Orta namaz
buna eklendiğinde beş vakit namaz ortaya çıkar. Orta namazın ikindi
namazı
olduğu bazı hadislerde açıklanmıştır. (1)
Bunlardan
başka :
Nisa, 4/103.; Rum, 30/17-18; Nur, 24/36; Kaf, 50/39-40; İnsan,76/25-26
ayet.-i
kerimelerinde de beş vakit namaza veya vakitlerine mücmel olarak işaret
eden
ifadeler bulunmaktadır.
"Namazı
bitirdiğinizde, Allah'ı ayaktayken,
otururken ve yan yatarken zikredin. Artık 'güvenliğe kavuşursanız'
namazı
dosdoğru kılın. Çünkü namaz, mü'minler üzerinde vakitleri
belirlenmiş
bir farzdır."
(Nisa Suresi, 103)
"Öyleyse
akşama girdiğiniz vakit de, sabaha erdiğiniz
vakit
de Allah'ı tesbih edip (yüceltin). Hamd O'nundur; göklerde ve yerde,
günün
sonunda ve öğleye erdiğiniz vakit de."
(Rum Suresi, 17-18)
"(Bu
nur,)
Allah'ın, onların yüceltilmesine ve isminin zikredilmesine izin verdiği
evlerdedir; onların içinde sabah akşam O'nu tesbih ederler."
(Nur Suresi, 36)
"Ve
sabah,
akşam Rabbinin adını zikret. Gecenin bir bölümünde O'na secde et ve
geceleyin
uzun uzadıya O'nu tesbih et."
(İnsan Suresi, 25-26)
Kaynaklar:
1) Diyanet
İşleri Başkanlığı Resmi Sitesi
2) Büyük Kadın İlmihali, Rauf PEHLİVAN
3) Açıklamalı İslam İlmihali, Mehmed Paksu,
Nesil Yayınları, Sayfa
237
|
Kerahat Vakitleri
|
|
- Hiç
bir namaz kılınmazdan kasıt, ikindinin farzı dışında hiç bir namaz
anlamındadır. Akşam ezanı okununcaya kadar kazaya
kalmasın dıye kerahetle dahı olsa ikindi namazı kılınabılır.
Kerem Önder
Eğitimci, Araştırmacı, Yazar
|
Adet
halinde kılamadığı namazları sonradan kılmak mekruh olur mu?
Bu
namazların kaza edilmesi
şüphesiz
ki mekruhtur.
Büyük Kadın
İlmihali,
Rauf PEHLİVAN
Çocuk
kusmuğu ile namaz kılınır mı?
Sahih
görüşe göre büyüğün ve küçüğün kusmuğu ister yemek olsun, isterse su,
necistir.
Temizlenmeden namaz kılınmaz.
Büyük Kadın
İlmihali,
Rauf PEHLİVAN
Erkekler
Cuma
Namazından çıkmadan
kadınlar öğle namazı kılabilir mi?
Kadınlar
Cuma günleri diğer günlerdeki gibi öğle
namazını kılarlar.
Cuma cemaatini
beklemelerine gerek yoktur. Ezan
okunduktan sonra öğle namazını kılabilirler.
Ancak hanımlar
müsait iseler
camide Cuma namazı da kılabilirler.
Aileye Özel
Fetvalar, Mehmed Paksu
Günah
İşleyen Namaz Kılabilir mi?
Namaz bir
ibadettir günah
işleyende namaz kılabilir, namaz kılmalıdır.
Namaz
vaktinde adetli kadın ne yapar?
Adet olan kadın
namaz vakitlerinde abdest alıp evinin namaza ayırdığı köşesinde namaz
kılacak
kadar bir müddet oturup, tesbih ve kelime-i tehvit ile meşgul olması
müstehaptır.
Böylece uzun zaman ayrı kalacağı namaza karşı usanç duymamış olur.
Menhelu'l-Varidin'de
o kadına hayatında en güzel kıldığı namazın sevabı verilir
denilmektedir.
Büyük Kadın
İlmihali,
Rauf PEHLİVAN
Namazda
adet gören kadın ne yapar?
İster,
ilk
adet olsun, isterse düzgün adeti olsun, kanın ilk görüldüğü andan
itibaren
namazı terkeder, çünkü namaz kendiliğinden bozulur.
Eğer bu namaz farz
ise, sonra kaza etmek gerekmez.
Şayet nafile ise sonradan kaza etmek
vacip
olur. Zira farz olan namaz, zaten vaciptir, başlamakla vacip olmaz.
Fakat
nafile bir namaza başlamakla o namaz, kılana vacip olur.
Büyük Kadın
İlmihali,
Rauf PEHLİVAN
Namazlarda
Rekat Tahsisi
Namazlarda, iki
rek'at, dört rek'at diye tayin
etmemeli.
Cenâb-ı Hakk'ın kaç rek'at mükâfat vereceği belli olmaz. İki rek'ata
iki bin rek'at, dört rek'ata dört bin rek'at ve daha fazla sevabı
verebilir.
Süleyman Hilmi Tunahan
Üzerinde
Resim
Olan
Seccade de Namaz Kılınır mı?
Üzerinde resimler
olup fakat secde yerinde resim bulunmayan seccade üzerinde namaz
kılmakta kerahet yoktur.
Fetvalar, Günümüz
Meselelerine Açıklamalı Cevaplar, Mehmed Emre, Eskişehir,
Balıkesir-Bilecik Eski Müftüsü
|
|