Kitab'ı Mukaddes'te Başörtüsü
"Kadın başını açarsa, saçını kestirsin. Ama kadının saçını kestirmesi ya da tıraş etmesi ayıpsa, başını örtsün." (1)


Her durumda beni hatırladığınız ve size ilettiğim öğretileri olduğu gibi koruduğunuz için sizi övüyorum. Ama şunu da bilmenizi isterim: her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek ve Mesih'in başı Tanrı'dır. Başı örtülü olarak dua eden ya da peygamberlik eden her erkek, başını küçük düşürür. Ama başını örtmeden dua eden ya da peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür. Böylesinin, başı traş edilmiş bir kadından farkı yoktur.

Eğer kadın örtünmüyorsa, saçını kestirsin. Ama kadının saçını kestirmesi ya da traş etmesi ayıpsa, başını örtsün.

Erkek başını örtmemelidir. Çünkü erkek Tanrı'nın benzeyişinde olup Tanrı'nın yüceliğini yansıtır. Kadın ise erkeğin yüceliğini yansıtır. Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı. Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı. Bu nedenle ve melekler uğruna kadın, bir yetki işareti olarak başını örtmelidir.

Ne var ki, Rab'de ne kadın erkekten, ne de erkek kadından bağımsızdır. Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrı'dandır. Siz kendiniz karar verin: kadının örtüsüz başla Tanrı'ya dua etmesi uygun mu? Doğa bile size erkeğin uzun saçlı olmasının kendisini küçük düşürdüğünü, ama kadının uzun saçlı olmasının kendisini yücelttiğini öğretmiyor mu? Çünkü saç kadına örtü olarak verilmiştir. Bu konuda çekişmek isteyen biri varsa, şunu bilsin ki, bizim ya da Tanrı'nın topluluklarının başka bir geleneği yoktur.

Haham Dr. Menachem M. Brayer, Yahudi hukuku literatürüne göre, topluma çıkan Yahudi kadının bazı zamanlar tek gözü hâriç bütün yüzü kapatan bir başörtüsü takmasının gelenek olduğunu yazar. O, bazı meşhur hahamların sözlerini de şöyle nakleder:

"Başı açık dışarı çıkmak, İsrail'in kızlarına yakışmaz.”

"Lânet, hanımının saçının görünmesine izin veren erkeğe olsun... Kendini güzel göstermek için saçını açık bırakan kadın, yoksulluk getirir.”

Kadının başını açmak, çıplaklık olarak değerlendirildiği için, Yahudi dînî hukuku, başı açık evli bir kadının yanında şükretmeyi veya duâ etmeyi yasaklar.

Başörtüsü, bir kadının saygınlığını ve sosyal konumunu ifade ederdi. Alt sınıflardan kadınlar, çoğu zaman yüksek sınıf izlenimi vermek için başörtüsü takarlardı. Başörtüsü, soyluluğun da alâmeti olduğundan, eskiden fâhişelerin başlarını örtmelerine izin verilmezdi. Buna mukabil fâhişeler, çoğunlukla saygın görünmek için özel bir baş örtüsü kullanırlardı. Esir kadınların da başörtüsü takması yasaktı. Avrupa'daki Yahudi kadınları, hâkim seküler kültürle tanışmaya başladıkları 19'uncu asra kadar başörtüsü takmaya devam etti. 19'uncu asırda Avrupa'da hayat tarzı, çoklarını başı açık sokağa çıkmaya zorladığı için bazı Yahudi kadınları, saçı örtmenin başka bir yolu olarak başörtüsünü perukla değiştirmeyi daha uygun buldular. Bugün çoğu dindar Yahudi kadını, sinagog dışında başını örtmez.

Hıristiyan geleneklerine bakılacak olursa, Katolik rahibelerin 1.000 yıldan beri başlarını örttükleri bilinmektedir. St. Paul (Pavlos) Yeni Ahid'de başörtüsü hakkında şu açıklamalarda bulunmaktadır:

"Fakat bilmenizi isterim ki, her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek ve Mesih'in başı Allâh'tır. Başı örtülü olarak duâ eden yahut peygamberlik eden her erkek, başını küçük düşürür. Fakat başı örtüsüz olarak duâ eden, yahut peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür; çünkü tıraş edilmiş olmakla bir ve aynı şeydir. Çünkü eğer kadın örtünmüyorsa, saçı da kesilsin; fakat kadına saç kesmek yahut tıraş olmak ayıp ise örtünsün. Çünkü erkek, Allâh'ın sûreti ve izzeti olduğu için başını örtmemelidir; fakat kadın, erkeğin izzetidir. Çünkü erkek, kadından değil; fakat kadın, erkektendir; çünkü erkek kadın için değil, fakat kadın erkek için yaratıldı. Bunun için melekler sebebinden kadın başı üzerinde hâkimiyet alâmetine mâlik olmalıdır.” (4)

St. Tertullian, bir risâlesinde:

"Genç kadınlar, sokaklarda başınızı örtün, kiliselerde de başınızı örtmelisiniz, yabancılar arasında da başınızı örtersiniz, sonra kendi erkek kardeşleriniz arasında da başınızı örtersiniz...” diye yazar.

Bugünkü Katolik kilise kanunları arasında kadınların kilisede iken başlarını örtmelerini gerektiren bir madde vardır. Amiş ve Mennoniler gibi bazı Hıristiyan mezhepleri, kadınların başlarını bugün de örttürmektedir.

Protestanlık, Kilise'nin ve papazların öncülüğünde oluşturulan katı, kadın karşıtı görüşlere karşı çıkmaktadır. Aynı şekilde ABD'de yaşayan az sayıdaki reformist Yahudi de, Eski Ahid'deki kadınlarla ilgili âyetleri reddetmektedir.


1) k1.Ko.11: 6
2) Pavlus'un Korintlilere birinci mektubu, 1.Korintlilere Giriş, 11.Bölüm, www.incil.com
3) Kitab'ı Mukaddeste Kadın, Selime Akburç, Şebnem Dergisi, 22. Sayı
4) Korintoslulara Birinci Mektup 11: 3-10