Adamın
biri satmak için pazara
buğday götürmüş. Akşam olmuş, pazar toplanmaya başlamış. Herkes malını
satıp savmış. Bu adamın malına müşteri çıkmamış. Çıkan da
pazarlıkta uyuşmamış.
Adam koca çuvalı geri getirmenin sıkıntısıyla düşünürken meşayıhten
birinin
yolu pazara uğramış:
O
zat sormuş:
-Ne
o evladım malını satamadın mı?
Bak pazar toplanıyor.
Adamcağız
boynu bükük:
-Müşteri
çıkmadı, Efendi
Hazretleri! demiş.
Şeyh
efendi yerden avuç avuç kum alıp
buğdaya karıştırmaya başlamış ve:
-
Şimdi
çıkar evlad! demiş.
Adam
şeyhin bu hareketine itiraza
yeltenecekmiş ki; hemen yanı başında beliren müşteri mala talip olmuş.
Tebessümle
oradan ayrılmak üzere olan şeyhin
eteğine yapışıp:
-Bu
ne haldir Efendi
Hazretleri!" diyen buğdaycıya şeyh şu cevabı vermiş:
-Sus!
Para, layık olduğu mala
gider.
İthaflı
Fıkralar, Kadir Mısıroğlu
|