Cennet'in
Güzellikleri
Kur'an'da
Cennet'in niteliklerinden bazılarına şu şekilde değinilir:
1- Altlarından
ırmaklar akan, birbiri üzerine bina edilmiş yüksek köşkler (1), güzel
meskenler (2)
2- Türlü ağaç
ve meyvalara, akar kaynaklara, görünüş ve kokusu güzel, isteyenlerin
yanına
kadar sarktığından koparılması kolay, türlü bol meyvelere sahip (3)
3- Gönlün çekeceği
her türlü yemek ve etler, türlü kokulu içecekler, temiz şaraplar ve
çeşit
çeşit tükenmez nimetleri içeren bir mekân.
"Onlara Cennet'te
bir meyve, içlerinin çekeceği bir et verdik (vereceğiz)" (4)
"Canların
isteyeceği ve gözlerin hoşlanacağı ne varsa, hepsi oradadır. Siz de
orada
devamlı olarak kalacaksınız. İşte bu, sizin çalıştığınız ameller
sebebiyle
mirasçı kılındığınız Cennet'tir. Sizin için orada çokmeyveler vardır,
onlardan
yiyeceksiniz." (5)
"Cennet şarabından
(dünya Şarabı gibi) mide ızdırabı yoktur" (6)
4- Cennet'te
hayat sonsuzdur, kin yoktur, boş lâf ve günah'a sokacak söz işitilmiş.
"Biz o Cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi
kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar. Orada
kendilerine hiç bir zahmet dokunmaz ve onlar oradan çıkarılacak da
değillerdir" (7)
"Onlar Cennet'te
ne bir boş laf işitirler ne de bir hezeyan. Ancak bir söz işitirler:
Selâm.. (birbirleriyle
selâmlaşır dururlar)." (8)
5- Cennet
nimetleri insan hayalinin erişemeyeceği güzelliktedir. Cennet'i aslında
dünya ölçüleriyle tarif etmek mümkün değildir. Bununla
beraber
Cennet'teki eşsiz nimet ve saltanatı anlayabilmemiz için Allah Teâlâ
onu bize şu şekilde tasvir etmiştir: (9)
"İşte
bu yüzden Allah onları o günün fenâlığından esirger.
- (Yüzlerine)
parlaklık, (gönüllerine) sevinç verir.
- Sabretmelerine
karşılık
onlara Cennet'i ve oradaki ipekleri lütfeder.
- Orada koltuklara kurulmuş
olarak bulunurlar.
- Ne yakıcı sıcak görürler
orada, ne
de dondurucu soğuk.
- Ağaçlarının gölgeleri
üzerlerine sarkar;
kolayca
koparılabilen meyveleri istifadelerine sunulur.
- Yanlarında gümüş kaplar
ve billür kaselerle, gümüşî beyazlıkta şeffâf
kupalarla dolaşılır ki ölçüsünde tavin
ve
takdir ederler.
- Onlara orada bir kâseden
içirilir ki karışımında
zencefil vardır. (Bu şarap) orada bir pınardandır ki adına
Selsebil
denir.
- Cennettekilerin
etrafında öyle ölümsüz genç nedenler
dolaşır
ki, onları gördüğünde kendilerini etrafa saçılıp dağılmış inciler
sanırsın.
- Ne yana bakarsan bak,
(yığınla) nimet ve ulu bir
saltanat
görürsün.
- Üzerlerinde ince yeşil ipekli,
parlak atlastan
elbiseler
vardır.
- Gümüş bilezikler
takınmışlardır. Rableri onlara tertemiz
içecekler
içirir.
Onlara: "İşte bu sizin
işlediklerinizin karşılığıdır,
çalışmalarınız
şükre değer" denir. "
Cennet'in tasviri
konusunda söylenecek son söz şu kudsî hadisin ifade ettiği durumdur:
Hz. Peygamber
(s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
Cenâb-ı Hak
buyuruyor ki:
"Salih kullanım
için ben, Cennet'te hiç bir gözün görmediği hiç bir kulağın
işitmediği
ve hiç bir insan gönlünün hatırlamadığı bir takım nimetler hazırladım."
Başka bir hadislerinde
de, Rasûlullah (s.a.s.) Cennet'in gümüş ve âltın kerpiçten yapıldığını,
harcının misk, taşlarının inci ve yakut olduğunu, oraya
girenlerin
bolluk ve refâh içinde, üzüntüsüz ve kedersiz yaşayacağını ebedî
kalacaklarını, ölmeyeceklerini, elbiselerinin eskimeyeceğini ve
gençliklerinin
yok olmayacağını ifade eder.
Kaynak: Cennet, Durak
PUSMAZ, Şamil İslam
Ansiklopedisi
1) Zümer, 20
2) Tevbe, 72
3) Rahmân,
54-58
4) Tûr,21
5) Zuhruf, 71-73
6) Saffât, 47
7) Hicr, 47-48
8) Vâkıa, 25-26
9) İnsan, 76/11-22
|