Mevlüt Kinez ÇAYA GÖNÜL VERENLER
Yalçın Emiralioğlu

Mevlüt Kinez

Bu sayımızdaki söyleşimiz, çaya gönül verenlerden biri olan, sayın Mevlüt Kinez' le olacaktır.

Sayın Kinez, öncelikle Çaykur dergisi ve şahsım adına söyleşimize katıldığınız için teşekkür ederim. Çayda, çay tarımından çay sanayisine kadar her kademede büyük hiz­metleriniz oldu. Bu konuda yazılı eserleriniz'de vardır. Çay işletmelerinde Genel Müdür Yardımcılığı, Genel Müdürlük ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundunuz. Anılan dönemlerde Özel Kalem Müdürlüğü görevinde bulunuyur­dum. Ben, çalışmalarınızı, hizmetlerinizi biliyorum ve sizi iyi tanıyorum. Kuruluşta ve yörede de tanınıyorsunuz, ancak zaman içerisinde her kuruluşta olduğu gibi kuruluşumuzda'da değişiklikler olmak­ tadır. Günün şartlarına paralel olarak Çaykur'da yenileniyor değişiyor. Bu nedenle genç Çaykur çalışanına ve okurlarımıza sizi tanıtmakla başlamak istiyorum.

- Sayın Kinez, öz geçmişinizi bize anlatırmısınız?

- Bu fırsatı bana verdiğiniz için, Çaykur Dergisi Yayın Kurulu ve Çaykur Yönetimine teşekkür ederim. 1930 Çayeli - Rize doğumluyum. İlkokulu burada, ortaokulu Rize ve Zonguldak'ta okudum. O zamanki Zonguldak M.Ç. Lisesi 1948-49 dö­ nemi mezunuyum.

Ziraat Fakültesini 1953 te bitirdikten sonra askerlik görevimi tamamladım ve 1955 Haziran'ından itibaren Rize Çay Araştırma Enstitüsün­ de çalışmaya başladım. Burada çayın çeşitli meseleleriyle ilgili, özellikle pek çok uygulamalı araştırmalarıyla meşgul oldum. 1970 yılı başlarında Samsun Tarım Meslek Lisesi öğretmenliğine atandım. 1974 Mayıs ayında da Çay Kurumu Genel Müdürlüğü Teknik yardımcılığına getirildim. Bilahare 1978 Şubatından 1979'un Mart ayına kadar bu kurumun Genel Müdürlüğünde bulundum. Bu tarihte kendi isteğimle emekliye ayrılarak aynı kuruluşta bir müddet de Yönetim Kurulu Üyeliği yaptım. 1980 yılı başlarında ise bu görevim sona erdi; aynı yılın Mayısından beri de İstanbul'da oturmaktayım. İki çocuk ve bir torun sahibiyim. Çay yetiştiriciliği ve teknolojisi ile ilgili telif ve tercüme basılmış kitap, bröşür ve makalelerim vardı.

1968 Yılı Ağustos ayı içerisinde Çay Tarım ve Sanayii ile ilgili İran'da tertiple­nen bir seminere iştirak etmiştim. Ayrıca, yurt içinde de çeşitli toplantı, kurs ve se­minerlere katıldım.

- Sayın Kinez, Deneyimlerinizden yola çıkarak çayın, çaycılığımızın geçmi­şi, bugünkü durumu ve geleceği hakkın­ da bir değerlendirme yaparmısın?ız

- Çaycılığımızın geçmişi deyince hemen akla kuruluş yılları gelir. 1939 ve sonrası, hatta 1960'lara kadar uzayan çetin yıllar Çay tarımının üreticiye benimsetilmesi ve öğretilmesi, bir yandan da imalat sanayiinin kurulması, bütün bunlar o tarih­lerde bu yörede çalışan amir, memur, tek­nisyen ve işçilerle, ileri görüşlü halk aydınlarının el ele, gönül gönüle vererek adeta bir tarımsal seferberlik halinde yılmadan, usanmadan gösterdikleri üstün gayretle meydana gelmiştir. Bu gün biz o yüce insanları yadediyoruz.

Sayın Emiralioğlu, çaycılığımızın bugünkü durumu hakkında çok şeyler söylemek mümkündür. Genel anlamda kısaca söylemek lazımsa, çay tarım ve sanayisinin sosyal ve ekonomik ba­kımdan durumu hiç de iç açıcı değil­dir.

Bana göre, çay tarım ve sanayisi­nin başlangıçta hedeflenen amacı saptırılmıştır. Durum böyle olunca, çay sanayisinde uygulanan bu ekonomik politika yada bu " Özelleştirilmiş sistem" aynen devam ederse, çaycılığımızın geleceği hakkında fikir beya­ nında bulunmak çok güçtür

- Sayın Kinez, Türk çayı ve sanayiinin geliştirilmesi modernizasyonu, kalite, verimliliğinin artırılması ve pazarlama konusunda bizlere herhangi bir önerileriniz varmı?

- Çay sanayiimiz, dünya standartla rına uygun olarak modernize edilmeli. (Bitki ıslahı, dolayısıyla ham madde kalitesinin iyileştirilmesi, fabrikalarda araç gereç ve metot modernizasyonu ile mamul çayın ıslahı yani esasen bitki materyalimizde mevcut kaliteyi ortaya çıkarmak) iç ve dış pazar isteklerine göre üretim yapılmalıdır. Kalite nin ıslahı ve düzeltilmesi hususunda Çay Kurumu "lider" durumda bulunmalıdır.


- Sayın Kinez, çay teşkilatının kuruluş yıllarında Genel Müdür Yardımcılığı, Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundunuz. Çayda acı tatlı bir çok anılarınız vardır. İlginç olanlardan birini Çaykur dergisi okurları için anlatırmısınız?  

- Sayın Emiralioğlu, Kururnda çalıştığım·süre içerisinde gerçekten de pek çok anılarım olmuştur. Esasen bi­zim yönetim kurulu toplantılarımız başlı başına anılarla doludur. Kısaca bir tanesini anlatayım:

Sadece Genel Müdür Yardımcısı olarak iştirak ettiğim böyle bir toplan­tıda, çeşitli konular görüşülüp karara bağlandıktan sonra, Yönetim Kurulu Başkanı, önemli bir noktada görev yapan ve oldukça'da başarılı sayılan (Bana göre) bir elaman hakkında aleyhte bir takım beyanlarda bulundu; Adı geçen sahsın buradaki görevinden alınması gerektiğini vurgulayarak," Gelecek toplantıda bu kişi ile ilgili teklifi kurula sunacağını" söyledi. Toplantı sona erdi. Ben o zatı buldum ve bir cemile olsun diye, biraz da üzüldüğüm için onu uyarmak maksa­dıyla" Yahu arkadaş, böyle bir takım ifadeler var senin hakkında yönetim kurulu hiçte iyi düşünmüyor yakında seni görevden alabilirler haberin olsun" dedim. İki gün sonra benim görev­ den alınma kararnamem çıkıverdi.

- Sayın Kinez, söyleşimiz için Çaykur dergisi olarak Çaykur çalı­şanları adına tekrar teşekkür eder sağlıklı ve mutlu günler dilerim.

- Ben teşekkür eder, söyleşi için Çaykur Genel Müdürlüğüne, Çaykur dergisi yayın kuruluna, Çaykur çalı­ şanına, okurlara ve yöreye sevgi ve saygılar sunarım

Kaynak: Çaya Gönül Verenler, Yalçın Emiralioğlu, Çaykur Dergisi, Sayı:13, 1990